
Özgür Özel “Dünyanın en büyük seçim kampanyasını başlatıyoruz” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özgür Özel, Beykoz Belediyesini ziyaret etti. Burada konuşan Genel Başkan Özel, uluslararası temaslarına değinerek, “Brüksel’de Avrupa Birliği’ne tam üye olan ülkelerin, o ülkelerden siyasi akrabamız olan partilerin, o ülkelerdeki başbakanlarıyla, Cumhurbaşkanlarıyla, bakanlarıyla, genel başkanlarıyla ayrı ayrı görüşmeler yaptık. Toplu olarak orada bir çabanın içinde olduk. Çabamız ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bize gösterdiği çağdaş medeniyetleri yakalama, geçme çabası… Yürüttüğümüz gelişmiş, modern, demokratik dünyanın bir parçası olması gereken Türkiye’yi, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında hak ettiği yere yeniden getirme çabası… Birinci yüzyılında Türkiye’yi kimler kurtardıysa, Cumhuriyet nasıl kurulduysa, o dönemin zorlukları, yoklukları, yoksullukları nasıl aşıldıysa, nasıl bilime önem verilerek, ülkenin yönü çağdaşlaşmaya doğru döndürülerek, hukuka önem verilerek, hukuk devleti tesis edilerek, parlamento güçlendirilerek ülke yanmış, yıkılmış, işgal altındaki bir ülkeden nasıl genç ve dinamik bir ülkeye çıkılmışsa… Nasıl yoksulluklardan, zenginlikler var edildiyse… Aynı yolda olduğumuzun, kararlı olduğumuzun, 100 yıl sonra bir kez daha bunu başarmaya azimli olduğumuzun çalışmalarını… Türkiye’nin demokratikleşmesini, yargı bağımsızlığını, kuvvetler ayrılığını tesis edip, Kopenhag kriterlerini birer birer yerine getirip, Türkiye’yi güçlü Avrupa’nın, Avrupa Birliği’nin ayrılmaz bir parçası, tam üyesi yapma hedefimizle ilgili sürdürdüğümüz çalışmaları Brüksel’de de devam ettirdik. Çok da faydalı işler yaptık. Adımlar attık. Ama oradan bakıldığında da buraya gelindiğinde de maalesef memleketin görüntüsü o görüntü değil” dedi. Özel, şöyle devam etti:
“DEMOKRASİ TÜNELİNDEN İNDİLER”
“Bir ülkede güven olması için, huzur olması için, bir ülkede ekonominin iyiye gitmesi için, olmazsa olmaz şart, hukuk devletidir. Güçlü kurumlar, herkese eşit uygulanan kurallardır. Bir ülkede ülkeyi seçilmişler yönetiyorsa o ülkede işler yolunda gider. Atanmışlar yönetiyorsa, seçimler formalite ise, sonuçlarına uyulmuyorsa, o ülkeye ne yabancı sermaye gider, ne yabancı yatırımcı gider, ne o ülkede işler yoluna girer. İşler maalesef bugün kendileri gelirken ‘Demokrasi trenine bindik gidiyoruz. İşimize geldiği yerde ineriz’ diyenlerin, demokrasi treninden indiklerini görüyoruz. Oy kendilerine verilince ‘Baş tacı’ diyenlerin, verilmediğinde ‘Bu seçimler mundar oldu’ dediğini, seçimleri yenilettiklerini biliyoruz. Milli irade kendilerine oy verildiğinde kutsal, ama başka partilere verildiğinde onu sakatlamak için elinden gelen her şeyi yapanları görüyoruz. İbretle izliyoruz. Bugün Sayın Erdoğan, kendi söylediği sözün yankısıyla uyku uyuyamamaktadır. Kendi sesi onun kendisini çıldırtmaktadır. Lafın özü şudur. İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder. İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır. Böyle olunca ‘İstanbul’u kaybettim, Türkiye’yi kaybedeceğim’ korkusu. ‘İstanbul’u kazandı, Türkiye’yi de kazanacak’ kaygısı Erdoğan’ı bu bulunduğu duruma sürükledi. Keşke Erdoğan bu durumdan dolayı yaşadıkları, yaptıkları, ettikleri, kendi yanına kâr değil ama zararı bir tek kendisine olsa. Ama maalesef bütün bir ülkeye oluyor. Ülkenin siyasetinde kara lekeler bırakıyor. Ülkenin adalet sisteminde utanç sayfaları yazıyor. Ülkenin ekonomisi de onun bu tutumu yüzünden her geçen gün kötüye gidiyor. Düzelme ümidini, buna ilişkin fırsatları da Türkiye bu hukuk tanımaz sisteme kimse güvenmediği için kaçırıyor, kaybediyor.” (Cumhuriyet Halk Partisi)
Gündemi takip etmek için internet sitemizdeki diğer haberlere göz atabilirsiniz.
SON DAKİKA HABERLERİ
NEWS
28 Mart 2025Kırklareli Merkez Canlı Seçim Sonuçları!
NEWS
28 Mart 2025İYİ Parti’den Sürpriz Belediye Başkan Adayı!
NEWS
28 Mart 2025İsrail Ordusu, Gazze’de Hamas’a Ait 21 Noktayı Vurduğunu Açıkladı!
NEWS
28 Mart 2025Covid Geri Dönüyor! Uzmanlar Tedirgin!
SPOR
28 Mart 2025Filenin Sultanları Olimpiyatlarda!
NEWS
28 Mart 2025Kovid-19’un Eris Varyantı Türkiye’de Görüldü!
NEWS
28 Mart 2025